YENİ MANDACI KILIÇDAROĞLU NATO VE RUSYAYA YAPTIRIM UYGULAMA KONUSUNDA ABD'YE SÖZ VERDİ
Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 14 Mayıs seçimlerini kazanması durumunda Türkiye'yi NATO ve Batı'ya yakınlaştıracağını, Ankara'nın Rusya'ya yönelik yaptırımlara uyacağını söyledi.
YENİ MANDACI KILIÇDAROĞLU NATO VE RUSYAYA YAPTIRIM UYGULAMA KONUSUNDA ABD'YE SÖZ VERDİ
Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 14 Mayıs seçimlerini kazanması durumunda Türkiye'yi NATO ve Batı'ya yakınlaştıracağını, Ankara'nın Rusya'ya yönelik yaptırımlara uyacağını söyledi.
Beş yıla yakın bir zamandır Küreselleşmeci sömürü düzeni konusunda yazılar yazdım.
Beş yıl önce yazdıklarıma dudak bükenler bugün birçok konuda benimle aynı noktaya geldi.
Küreselleşmeci sömürü sisteminin güdümüne giren hiçbir ülke kalkınmadığı gibi sürekli geriye giderek sömürge haline gelmiştir.
Küreselci sistemin kurucuları olan finansal emperyalistlerin ele geçirdikleri ABD ve AB Devletlerinin siyasal, ekonomik ve askeri güçlerini kullanarak devletleri önce zayıflatmak sonrasında ise çökertmek ve halklarını köle haline getirmek istedikleri Küreselleşmeci Dünya Düzeni hayallerinin sonuna gelmiş bulunuyoruz.
Küreselci Finansal emperyalistlerin Küreselci Dünya Düzenin kurulması için kullandıkları askeri araç NATO'ydu.
NATO ikili bir amaç güdüyordu. Birinci amacı Finansal emperyalizmin koyduğu kuralların dışına çıkan devletleri askeri güç kullanarak tekrar hizaya sokmak ikinci amacı ise ABD'yi küresel olarak tek askeri güç haline getirerek ittifak içindeki diğer ülkelerin askeri savunma sistemlerini zayıflayıp tamamen ABD'ye bağımlı hale getirmekti.
ABD her iki amacını da son 70 yılda başarılı bir şekilde uyguladı. Örneğin Ülkemiz Nato'ya üye olduktan sonra kendi milli savunma sanayi tesislerini tamamen kapattı.
ABD ise artık demode olan ikincil askeri teknolojisini Ülkemize gönderdi. Yedek parça ve alınan silahların tamiri konusunda sürekli ABD'ye bağımlı kaldık.
Fransa, İtalya, Almanya gibi ülkelerde de durum bizden farklı olmadı. Ama onlardan bir farkımız, kurulacak olan yeni düzende AB Ülkeleri tek siyasi kuruluş olarak yani devlet olarak Dünyayı yöneten siyasi güçler arasında yer alırken biz Türkiye olarak sömürge ülkeler arasında yer alacaktık. Hakkımızda köleleştirilen halklar arasında yer alacaktı.
Bunun için AB üyeliği konusunda sürekli oyalandık ve kapalı kapılar ardında bizim AB üyeliği konusundaki istekleriniz ile alay edildi.
AB ile yapmış olduğumuz hiçbir bağlayıcılığı olmayan anlaşma ile ülkemiz siyasi ve ekonomik konularda her türlü süreçlerin dışında tutularak ekonomik ve siyasi yönden vesayet altına alınmaya çalışıldı.
Ülkemiz Ak Parti döneminde teker teker bu sömürü ve köleleştirme amaçlı prangaları söküp atıyor. Bu sayede de siyasi ve ekonomik yönden güçleniyor ve Emperyalist Batının her engellemelerine karşın artık bölgesinde ve bütün dünyada sözü geçen Küresel bir aktör haline geliyor.
Bu nedenle de ABD ve payandaları, sahip oldukları finans ve propaganda gücünü ve ülkemizdeki işbirlikçilerini kullanarak R. TAYYİP ERDOĞAN'ı ve onunla birlikte hareket eden Milli Güçleri iktidardan uzaklaştırmak istiyor.
Türkiye küresel bir güç olma yolunda ilerlerken yeni Mandacılığa soyunan Mustafa Kemal AtatÜrk'ün kurduğu CHP'nin Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu Küreselci güçlere NATO'nun emrindeyiz mesajı veriyor. Ayrıca AB'ye girmek için çalışacağız, diyor.
Küreselleşmeci düzen çöküyor. Yeni bir dünya düzeni kuruluyor ve kurulan bu yeni düzende Türkiye kurucu ülke konumunda...
Küreselcilerin son umudu olan Yeni Mandacı Kılıçdaroğlu'nun başını çektiği muhalefetin Küreselci Emperyalizmin güdümünde olan FETÖ ve PKK'nın tam desteğini aldığı gün gibi aşikar.
Bu amaçla PKK Kılıçdaroğlu'na sürekli destek açıklaması yapıyor, yurt dışındaki FETÖ şantaj ekipleri Millet İttifakı lehine seçimleri etkilemek için sürekli şantaj kasetleri yayınlıyor.
Önce Sedat Peker, Sonra Muharrem Yakut, en sonunda da Ali Yeşildağ'ın tüm iftira ve şantaj kasetleri muhalif Medyanın ve muhalefeti destekleyen kesimlerin ağızlarında sakız ettiği propaganda malzemeleri...
En son Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'yi hedef alan pislik kasetleri artık toplumda bu örgütlere ve iddialara karşı bir nefret oluşturmuş durumda...
Bu nedenle Kılıçdaroğlu artık bu şantaj kasetlerinin infial yarattığını görünce samimiyetsizce bunu yapanlara lanet yağdırıyor. Ama bunların arkasındaki örgütler aleyhine tek kelime etmiyor.
Netice olarak Halkımız artık gerçeği gördü. Bu nedenle Erdoğan ve millici güçlere olan toplum desteği giderek artıyor. Küreselcilere olan destek ise giderek azalıyor.
Artık Türkiye'nin bu kutlu yürüyüşü engellenemez.
0 Yorum