Çoruh Postası

Bölgemizin iklim ve coğrafi koşulları dikkate alındığında, Türkiye’deki diğer şehirlerden farklı özelliklere sahip olduğu bilinmektedir. Türkiye’deki iklim çeşitlerinin tamamının yörede görülmesi, Kafkasya’da stratejik bir konuma sahip olması, doğal turizm kaynaklarının zenginliği, tabiattaki tüm renklerin bulunması, kültürel çeşitliliğe sahip olması bunlardan bazılarıdır. Dolayısıyla Artvin, sadece kendine benzeyen ve dünyada eşi benzeri olmayan bir şehirdir.  

Hiç şüphesiz bu durum Artvin mutfağına da yansımış ve bölgedeki yiyecek ve içecekler önemli bir kültürel eko turizm değerine sahip olmasını sağlamıştır. Yöredeki yemeklerin mutlaka bir yöresel adı veya ait olduğu kültürle yakından bir ilişkisi bulunmaktadır. Örnek verecek olursak Cincar (Isırgan) Çorbası/ Yemeği, Puçuko (Kurutulmuş Fasulye), Minci (Peynir Eritme), Bişi/Pişi (Hamur Kızartma), Hinkal (Mantı), Cadi/Çadi (Mısır Ekmeği), Hamsili Ekmek, Laz Böreği, Kuymak, Mıhlama, Hasuta, Kaysefe ve daha niceleri… Peki sadece yemekler mi? Yöresel ürünler, mutfakta kullanılan araç-gereçler, festivaller, ritüeller olmak üzere daha pek çok unsur yöredeki gastronomik yapının özgünlüğüne değer katmaktadır.

Artvin mutfağında doğa, kültür, coğrafya, iklim, yer şekilleri, nüfus gibi pek çok açıdan eşi benzeri olmayan bir birliktelik vardır. Dayanışma, yardımlaşma gibi geleneksel kültürün en güzel örneklerinin yanı sıra hamsi, karalahana, mısır, peynir, tereyağı gibi belirli ve kısıtlı ürünlerden geliştirilen çok çeşitli yemekler bulunmaktadır. Bu belirli ve kısıtlı ürünler, yöre mutfağının gelişmesine hem yaratıcılık hem de gastronomik kimlik oluşmasında etkili olmuştur. Özetle Artvin mutfağında; doğal, özgün, yaratıcı, besleyici, sağlıklı, zengin ve keşfedilmeyi bekleyen bir gastronomik yapı vardır.

Dr. Öğr. Üyesi Yener Oğan

Artvin Çoruh Üniversitesi

Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu

Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü