Çoruh Postası

ABD DERİN DEVLETİ CIA'NIN YAYIN ORGANI FOREIGN POLICY'DEN KILIÇDAROĞLU'NA TAKTİK

Ülkemizdeki seçimler sürekli ABD ve Avrupa medyasının gündeminde yer alıyor ve seçimlere ilişkin analizler yapılıyor.

En son analiz ABD Derin Devletinin gayr-ı resmi yayın organı Foreign Policy'nin son sayısında yayınlandı.

Bu analizde Kılıçdaroğlu'nun seçim stratejine ilişkin şu analizler yapıldı;

" Kılıçdaroğlu'nun hem Türk hem Kürt milliyetçileri tatmin etmesi gerekiyor. Tabii ki hem Kürtlere hak verecek hem de ulusal bütünlüğü bölmeyecek bir politika üretmek neredeyse imkansız.

HEM DEMİRTAŞ HEM OPERASYON

Kemal Kılıçdaroğlu'nun medyadaki ve milliyetçilerdeki imajı pek olumlu değil. Özellikle Erdoğan yanlısı Türk basınında, Kılıçdaroğlu ve PKK arasında bir bağ olduğuna dair haberler, imajı zedeliyor.

Elbette ki terör örgütü PKK sözcülerinin açıklamaları veya HDP'li Ahmet Türk'ün 'Öcalan'ı serbest bırakacağız' sözleri, Kılıçdaroğlu'na daha da çok zarar veriyor. Üstelik Kılıçdaroğlu'nun 2021'de tüm sınır ötesi harekatlara karşı olduğunu söylemesi de cabası. "

HDP'nin PKK'nın siyasi uzantısı olduğu konusunda herkes hemfikir...

Zaten HDP' de bunu inkâr etmiyor. Foreign Policy'nin yazarı da bu hususu ifâde ediyor.

Hapisteki HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş' ın Kobani"yi bahane ederek iç savaş kışkırtıcılığı yapması ve bu nedenle müebbet hapisle yargılanması da bunun açık kanıtıdır.

Bu konuda Foreign Policy yazarı yazısında şöyle demiş; " Elbette ki terör örgütü PKK sözcülerinin açıklamaları veya HDP'li Ahmet Türk'ün 'Öcalan'ı serbest bırakacağız' sözleri, Kılıçdaroğlu'na daha da çok zarar veriyor. Üstelik Kılıçdaroğlu'nun 2021'de tüm sınır ötesi harekatlara karşı olduğunu söylemesi de cabası. "

Görüldüğü gibi PKK ile HDP arasındaki ilişki son derece açık olduğu gibi yabancılarda bunu kabul ediyor.

CHP seçimi kazanmak için HDP ile işbirliği yaptığına göre doğal olarak kapalı kapılar ardında HDP"ye siyasi tavizler vermiştir.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun " tüm sınır ötesi operasyonlara karşı olduğunu açıklaması da " zaten PKK-HDP"ye verilen en önemli tavizdir.

Şüphesiz tavizler bununla da sınırlı değildir.

Kılıçdaroğlu'nun sürekli ifâde ettiği " özerklik vaadi de " yine bu tavizlerin bir diğeridir. Kılıçdaroğlu'nun özerklik vaadinin Ülkemizin ulusal bütünlüğünü bozacağı şüphesizdir.

Bakin bu konuda Foreign Policy yazarı şöyle diyor;

"

" Kılıçdaroğlu'nun hem Türk hem Kürt milliyetçileri tatmin etmesi gerekiyor. Tabii ki hem Kürtlere hak verecek hem de ulusal bütünlüğü bölmeyecek bir politika üretmek neredeyse imkansız. "

Herşey son derece açık değil mi ?